“Rusya akılla anlaşılmaz” ama…

Rusya derin bir kuyu… Rusya her sabah “Çözdüm” diye uyanıp her akşam “İyice kördüğüm ettim” diye uyuduğumuz bir muamma… Rusya, kitaplardan öğrenilemeyecek, yaşanarak bir nebze anlaşılabilecek bir büyük bilmece… Rusya’nın bazı “olmazsa olmazları” var. “Rusya yalnızca akılla anlaşılamaz” veya “Rusya’nın iki talihsizliği vardır…” gibi, Rusya’yı tanımlama çabasındaki bazı ünlü özdeyişlerin kökenini, bunların ne anlama geldiğini biliyor musunuz? RBTH derledi:

1. “Ülkemizin toprakları oldukça geniş ve zengin. Ama düzen yok.”

Bu deyişin geçmişi 12. yüzyıla dayanıyor. O dönemde yazılan günlüklerde geçiyor. “Kiev Rus” yönetimi dönemine ait, Birinci Günlük olarak bilinen, “Son Yılların Öyküsü”nde geçen bir ifade. Daha sonra Rusya olacak olan bu topraklarda yaşayanların Vikinglere haraç vermekte oldukları belirtiliyor. Günlüklere göre sonunda Vikingleri uzaklaştırıyorlar ancak sonra birbirlerine düşüyorlar. Düzeni sağlamak için yabancı bir prensi, kendilerini yönetmeye davet ediyorlar. Vikinglere (Varangianlar) artık özdeyişe dönüşmüş olan bu mesajı gönderiyorlar: “Topraklarımız oldukça geniş ve zengin. Ama düzen yok. Gelin ve bizi yönetin.”

2. “Bir Rus’u kazırsan, altından Tatar çıkar”

Bu ifade günümüzde, Rusya’da ırkların ne kadar karışmış olduğunu belirtmek üzere kullanılıyor. Bu deyiş, Rusya’ya 19’üncü yüzyılda, Fransa’dan gelmiş. “Avrupalılar bizi, kendilerinden kabul etmek istemiyor” diyen Dostoyevski, Rusların Tatar gibi olduğunu düşünen Fransızların, bunu bir özdeyişe dönüştürdüklerini yazar. Marquis de Custine de 1839’da, kitabı “La Russie”de, “Onların tam anlamıyla Tatar oldukları dönemin üzerinden bir yüzyıl bile geçmedi” der.

3. “Rusya sadece akılla anlaşılamaz”

En ünlü deyişlerden biri. Fyodor Tyutçev’in 1866’daki felsefi dizelerinin ilk satırı.

Rusya Sadece akılla anlaşılamaz,

Hiçbir ölçü, onun büyüklüğünü ölçemez,

Yalnız ve özgündür,

Ona sadece inanılır

4 “Rusya’nın sadece iki müttefiki vardır: Ordusu ve donanması”

Çar III. Aleksandr’a atfedilen bir ifade. Bakanlarına daima şunu söylediği belirtilir: “Dünyada sadece iki sadık müttefikimiz var. Biri ordumuz, diğeri de donanmamız. Tüm diğerleri, ilk fırsatta bizim karşımıza geçer.” Bu ifadeler, Çar’ın, Avrupa’ya yönelik daimi kuşkuculuğunu yansıtıyor.

5 “Bize elinde kılıçla gelen, kılıçla ölecektir”

Sergey Eisenstein’in 1938 yapımı filminde, ortaçağ hükümdarlarından Aleksandr Nevski konu alınır. Nevski, filmin sonunda tutsak Cermen şövalyelerini serbest bırakırken, “Gidin ve yabancı topraklarda, Rusya’nın ayakta olduğunu anlatın! Bize barışla gelenler, konuk olarak karşılanacaktır. Ancak elinde kılıçla gelenler, kılıçla öleceklerdir. Rusya bunun üzerinde duruyor ve sonsuza kadar da böyle duracak.”

6 “Rusya’nın çok geniş toprakları vardır ancak geri çekilecek en küçük bir yeri dahi olamaz”

İkinci Dünya Savaşındaki Panfilov bölüğünün komutanı Vasili Klochov’a ait, siyasi propaganda ifadesi olduğuna inanılır.

7 “Rusya’nın iki şanssızlığı var: Aptalları ve yolları”

Kökeni tartışmalıdır. 19’uncu yüzyıl yazarlarından Nikolay Gogol’e atfedilir.

Share Button